Kılıçkıran, Didem

Loading...
Profile Picture
Name Variants
D. Kılıçkıran
Didem, Kilickiran
KILIÇKIRAN, Didem
Kılıçkıran, DIDEM
Kılıçkıran, D.
KILIÇKIRAN, DIDEM
Didem Kılıçkıran
Kilickiran,Didem
Didem KILIÇKIRAN
Kılıçkıran, Didem
Kilickiran, Didem
Kılıçkıran,D.
Kilickiran,D.
DIDEM KILIÇKIRAN
Kılıçkıran D.
K., Didem
K.,Didem
Job Title
Dr. Öğr. Üyesi
Email Address
dkilickiran@khas.edu.tr
Scopus Author ID
Turkish CoHE Profile ID
Google Scholar ID
WoS Researcher ID
Scholarly Output

8

Articles

1

Citation Count

0

Supervised Theses

6

Scholarly Output Search Results

Now showing 1 - 7 of 7
  • Master Thesis
    Gezi Parkı eylemleri ile birlikte Maçka Demokrasi Parkı’nın kullanım ve anlam açısından dönüşümü
    (Kadir Has Üniversitesi, 2015) Kılıçkıran, Didem; Kılıçkıran, Didem
    Bu calisma Gezi Parki Eylemleri?nin gerceklestigi Haziran 2013 tarihi sonrasinda Macka Demokrasi Parki?nin kullanim yogunlugu ve kullanim bicimlerindeki donusumu ve parkin kentli icin anlaminin degisimini tartismayi hedeflemektedir. Bu amacla calismada oncelikle Macka Demokrasi Parki icin Prost Plani?ndan gunumuze kadar yapilan plan calismalari ve parkin yakin doneme kadar kullanimi uzerine bir cerceve sunulmakta daha sonra ise Gezi Parki Eylemleri ile birlikte ve eylemler sonrasinda parkta gerceklestirilen forumlar ve farkli nitelikteki kamusal etkinliklere odaklanilarak bunlarin parkin kullanimina ve bir kentsel mekân olarak anlaminin donusumune katkilari tartisilmaktadir. calismanin dayandigi alan arastirmasi parkin sosyal medyada yer alis bicimlerinin ve park kullanimini destekleyici etiketler ve organizasyonlarin cozumlenmesinin yani sira parkin bugunku kullanicilariyla yapilan anketler ve yari-yapilandirilmis derinlikli soylesilerden elde edilen veriler uzerinden kurulmutur. calisma Haziran 2013 tarihinden sonra Macka Demokrasi Parki?nin daha yogun bir bicimde kullaniliyor olduguna ve bu yogun kullanimla birlikte parkin kentli icin anlaminin olumlu yonde degistigine ve bir kamusal alan olarak benimsenip tercih edildigine isaret etmektedir.
  • Master Thesis
    Türkiye'deki güncel konut araştırmalarında 'ev' olgusu
    (Kadir Has Üniversitesi, 2012) Kılıçkıran, Didem; Kılıçkıran, Didem
    İnsan ile mekân arasındaki ilişki söz konusu olduğunda, son yıllarda yaşanan hızlı toplumsal ve kültürel değişimin dayandığımız temel kavramların tanımlanma ve algılanma biçimlerinde de radikal bir değişime yol açtığı ve soysal bilimlerde mekâna odaklanan çalışmalardaki araştırma yaklaşımları ve yöntemlerinin de bu değişime paralel olarak hızla dönüştüğü görülmüştür. Yakın tarihte bu bağlamda değişim göstermiş olan 'ev' kavramı, olumlu ve olumsuz birçok anlamı ile insanların yaşadıkları mekanlarla olan çift yönlü ilişkisinin bir yansıması olarak kabul görmüştür. Kavramın içerdiği çeşitliliğe bağlı olarak insanların kapalı kapılar ardında sakladıkları gündelik hayatlarının incelenmesi, 'ev'in farklı anlamlarına erişebilmek için tercih edilen bir yöntem haline gelmiştir. Batı literatüründeki konut araştırmalarında son yıllarda biçimlenen bu yaklaşımın izleri son derece belirgindir. Bu tezin amacı, insan ve mekan arasındaki ilişki ile ilgilenen Türkiye'deki güncel konut araştırmalarında 'ev' ve 'konut' kavramlarının nasıl ele alındığını sorgulamak ve bu çalışmaların bahsedilen değişimin izlerini taşıyıp taşımadığını tartışmaktır.2005 yılından bu yana belirli ulusal ve uluslararası indeksli dergilerde yayınlanan ve insan ile mekân arasındaki ilişkiyi konu edinen, Türkiye odaklı konut araştırmaları çalışma kapsamına alınmıştır. Bu makaleler, 'ev' ve 'konut' kavramlarını ele alış biçimlerine göre gruplanarak analiz edilmiştir. Batı literatüründeki sınıflandırmalardan yararlanarak iki ana başlık oluşturulmuştur: yaşanan deneyimlerin mekânı olarak konut, ve fiziksel bir ürün olarak konut.Sonuç kısmında, analiz edilen makalelerde 'ev'in ele alınış biçimlerinin ve kullanılan yöntemlerin, Batı'da gelişen yaklaşım ile ne derecede örtüştüğü tartışılmıştır. Güncel yaklaşım ile paralellik gösteren örneklerin sınırlı sayıda ve belirli konulara odaklanmış olması eleştirilmiştir. Son olarak, 'ev' olgusu etrafında şekillenen bu etnografik yaklaşımın entegre edilebileceği potansiyel alana dikkat çekilmiştir.
  • Master Thesis
    Mikro-kamusallıklar: Dönüşen kentte dirençli bir pratik olarak sokakta oturmak
    (2023) Kılıçkıran, Didem; Kılıçkıran, Didem
    Her ülkenin, şehrin ya da mahallenin, kamusal alanların kullanımı açısından kendine has bir karakteri vardır. Sokakta oturmak, zaman içinde toplumsal kültürün bir parçası haline gelmiş, kamusal ve özelin ötesinde 'mikro-kamusallıklar' yaratan sosyal bir pratiktir. Mikro-kamusallıklar, beklenmedik sosyal etkileşimler yaratma potansiyeline sahip eşiklerdir. Bu tez, sokakta oturma pratiğini mekânsal, maddi, sosyal, ekonomik ve toplumsal cinsiyetle ilgili yönlerine bakarak incelemeyi amaçlamaktadır. Kent planları bir şehri anlamak için asla yeterli değildir ve kentin çeşitli katmanlarına bakmak şarttır: Tarih, kültür, kimlik, kaybolan ya da yeniden ortaya çıkan kentsel pratikler, eylemler ve hikâyeler bir araya gelerek kentlerin özünü oluşturur. Bu çalışma, sokakta oturmanın, son on yıllarda büyük bir dönüşüme maruz kalan İstanbul'u anlamak için dirençli bir araç olarak kullanılabileceğini öne sürmektedir. Bu çalışma, kentsel ve sosyal dönüşüm altındaki İstanbul'un beş mahallesinde -Kuloğlu-Tomtom, Yeldeğirmeni, Pangaltı, Balat ve Fikirtepe- sokakta oturma pratiğini analiz etmektedir. Gözlemsel yürüyüş, belgeleme ve enformel görüşmelerin sonuçları, yerel tarihsel bağlamlar içinde tartışılmaktadır. Bu mahallelerin sosyal, kültürel ve fiziksel özellikleri, sokakta oturma pratiğinin nasıl geliştiğini ve kentin gündelik yaşamına nasıl katkıda bulunmaya devam ettiğini anlamak için incelenmektedir. Çalışma, bir kentin kentsel dokusunu analiz ederken çoklu katmanları göz önünde bulundurmanın önemini ve kültürel pratiklerin kentsel mekânları şekillendirmedeki önemini vurgulamaktadır. Bu araştırma, İstanbul'un geçmişinden bu yana kamusal pratiklerinde yer alan mikro-kamusal alanı temellük etme hakkına odaklanmaktadır. Bireylerin kültürel tarihindeki bu tür pratikleri takip etmek, fiziksel çevreyi dönüştürürken dikkate alınması gereken önemli ipuçları barındırır.
  • Master Thesis
    Place, memory, and memorialization: A discussion on Yassıada through the lens of a progressive sense of place
    (Kadir Has Üniversitesi, 2021) Kılıçkıran, Didem; Kılıçkıran, Didem
    PLACE, MEMORY, AND MEMORIALIZATION: A DISCUSSION ON YASSIADA THROUGH THE LENS OF A PROGRESSIVE SENSE OF PLACE ABSTRACT Yassıada, one of the archipelago of the Princes' Islands in the Sea of Marmara near İstanbul, has undergone a radical spatial transformation in both material and discursive terms in recent years. Owned by the Treasury and designated as a Military Area, Yassıada was allocated to the Ministry of Culture and Tourism in 2011 by the General Directorate of National Real Estate to be used as a museum. Also, in the 1/5000 Scale Conservation Master Plan of the Adalar District, which has been approved in 2011, Yassıada was designated as First Degree Natural Protected Area, Historic Protected Area, and Third Degree Archaeological Protected Area. However, in 2012, Yassıada's Natural and Historic Protected Area statuses were abolished, and the island was declared a Sustainable Conservation and Restricted Use Area. Then, in 2013, a revision of the master plan was made to transform the island together with the neighboring Sivriada for a variety of functions, and the island was also renamed Democracy and Freedom Island. And in 2015, the groundbreaking ceremony of the project, which was carried out by the MESA Holding and prepared to function the island as a congress and tourism center with buildings such as restaurants, hotels, museums, and conference halls, was held. Finally, on the sixtieth anniversary of the first coup d'état of the Turkish Republic, on May 27th, 2020, Democracy and Freedom Island was inaugurated as a congress center and open-air museum. This recent spatial transformation process of Yassıada frequently appears in various mediums as a controversial topic among politicians, experts, bureaucrats, non-governmental organizations, and citizens. The ruling Justice and Development Party's discourses about the process are based on the memorialization of decedent Prime Minister Adnan Menderes' trials in Yassıada and the May 27th, 1960, military coup d'etat. Accordingly, most of the government agencies also utter the process as a process of memorialization. On the other hand, civil initiatives, which mostly embrace islander identity, base their discourses on the destruction of natural, historical, and cultural heritage. And many professional associations (Chamber of City Planners, Turkish Archaeologists Association, et al.) mount a similar argument with them. In a sense, two discourses that rest on different foundations regarding the process compete to define the 'place': Yassıada as a place of memory and Yassıada as a heritage site. In this study, following Doreen Massey's (1991; 1994) concept of 'progressive sense of place', I examine the material and discursive reconstruction of Yassıada through the discourses, claims, and strategies of the different actors regarding the island. Focusing on the period from May 27th, 1960, military coup d'etat till the island's museumification with the name of Democracy and Freedoms Island, I explore how these discourses, claims, and strategies singularize the identity of the island as a place and exclude different interpretations and experiences. Drawing on this exploration, I aim to consider the different spatial, social, and historical characters of Yassıada as a whole and discuss the possibilities of a more progressive sense of place over Yassıada. Keywords: Place, Memory, Memorialization, İstanbul, Prince's Islands, Yassıada, Plati, Democracy and Freedom Island.
  • Article
    Citation Count: 0
    Woman, home, and the question of ıdentity: A critical review of feminist literature
    (Doğu Akdeniz Üniversitesi Kadın Araştırmaları ve Eğitimi Merkezi, 2013) Kılıçkıran, Didem
    Much ink has been spilled over the association of women with the material and imaginary geographies of the home. In this paper, I will discuss this association with reference to the feminist literature on the home, which, in the second half of the last century, produced a fascinating critique of the home as part of a larger debate on the connection between space and place and the construction of gender relations and ideologies. I will focus particularly on how the problem of the home in feminism has been defined as one of identity, referring to some key works in feminist literature that have put forward notions of the home as a place that women have to leave behind if they are to find their identities beyond those imposed upon them by society at large. In doing this, I will also give voice to criticisms that have been raised from within feminism itself against a totally negative depiction of the home, and discuss whether it is possible to envisage a more positive image of the home in feminism in relation to women’s identities.
  • Master Thesis
    Charting spatial practices of feminisms in Turkey: Sensitivities, tools, and tactics
    (Kadir Has Üniversitesi, 2020) Yıldırım, Yağmur; Kılıçkıran, Didem; Kılıçkıran, Didem
    Feminism has recently become a widely debated issue in political struggles and popular culture on a global scale. Some interpret these days as 'fourth wave feminism', fostered by concerted activities in both physical and cyberspace, such as The Women's March and #MeToo. At the same time, the emergent proactive actions by movements like Black Lives Matter, The Arab Spring and Occupy movements, and School Strike 4 Climate have initiated a fresh dialogue in academia, where many scholars have argued for a greater role for feminism, and its bid for a more democratic and sustainable world, in our times marked by divisive politics, human catastrophes, and increasing austerity and precariousness on a planet that is seriously damaged. Discussions on the spatial implications of all these phenomena have found a particular transdisciplinary niche as well, with contributions from scholars like Judith Butler, Nikolaus Hirsch, Jane Rendell and Markus Miessen, leading, in turn, to the emergence of a number of autonomous groups around the world who adopt a feminist approach as 'a critical modality of spatial practice'. These groups seek to alter dialogues, behaviors, processes, and methods of producing knowledge and space in order to build the foundations of a more livable world. They generate new perspectives that transgress conventional boundaries in our understanding of space and spatial production. This thesis is written in the belief that this critical modality of spatial practice inspired by a feminist understanding of the world deserves a closer inspection if we are to construct a better future and a more peaceful and sustainable way of living on earth. My aim, in particular, is to seek local correspondences of the global agenda briefly described above, i.e. to follow the traces of a feminist understanding of spatial production in Turkey, where no feminist – or women's – organizations in architecture and built environment have come into existence yet. To do so, I draw attention to the practices of a number of groups and individuals working in various fields, including art, architecture, and urban activism, and try to unveil their 'site-specific' tools, tactics, and relationalities, which I interpret as exhibiting a feminist approach to spatial practice. I survey the distinctive social, political, cultural, and urban contexts in which these practices have settled in and to which they have reacted, in order to discuss ways of doing 'otherwise' and 'otherhow' from a feminist standpoint. I try to show how these practices both challenge marginalizations, dissolutions, and exclusions by power structures embodied in urban space, and resist the dominant orders through particular tactics such as subversion, appropriation, dissemination, and empowerment. Methodologically, the study follows Jane Rendell's (2007) concept of 'critical spatial practice'. I focus on the practices of Aslıhan Demirtaş, Atılkunst, Başka Bir Atölye / Another Kind of Workshop, Canan, Cins Adımlar / The Curious Steps, düşhane, Esra Ersen, Gülçin Aksoy, Hale Tenger, Istanbul Walkabouts, Kültür, Mutfak / Matbakh, Oda Projesi / The 'Room Project', Şükran Moral, and The 'Purple Studio' and discuss them through a set of particular features that I call 'feminist sensitivities' to interpret what Jane Rendell frames as a specifically feminist approach – that is, 'alterity', 'collectivity', 'subjectivity', 'performativity', and 'materiality'. The groups and individuals whose practices I discuss under these titles are (and are formed by) women specifically, since, in addition to helping initiate a new discussion in Turkey, I also hope that this thesis will contribute to the empowerment of women practitioners. Keywords: Feminism, Spatial Practice, Gender, Turkey, Architecture, Space
  • Master Thesis
    Kamusal sanatta farklı kamusallıklar: İstanbul'daki kamusal sanat çalışmaları üzerinden bir okuma
    (Kadir Has Üniversitesi, 2012) Kılıçkıran, Didem; Kılıçkıran, Didem
    Kamusal alanlarda yapılan, insanların kendilerini özgürce ifade edebilmeleri için ortam yaratan, topluma ve kente sosyal, fiziksel, çevresel ve ekonomik katkılar sağlayan `kamusal sanat', Batı'da 20. yüzyılın başında, Türkiye'de ise ancak 1990'lı yılların sonlarında ortaya çıkmıştır. `Yeni tip kamusal sanat', izleyiciyi katılımcıya da dönüştürebilen, gündelik hayatın içine karışarak toplumsal sorunlara odaklanan, farkındalık yaratan, süreç odaklı bir sanat türüdür. Bu çalışmada, İstanbul`da gerçekleştirilen yeni tip kamusal sanat projelerinin `kamusallık' yaklaşımları, Hannah Arendt, Jürgen Habermas, Oskar Negt ve Alexander Kluge'nin `kamusal alan' tartışmaları çerçevesinde yorumlanmış ve `kamusal alan' ile `kamusal sanat' arasındaki ilişki tartışılarak, `yeni tip kamusal sanat' olarak adlandırılan çalışmaların karşımıza farklı çıkış biçimleri incelenmiştir.Literatürdeki `kamusal sanat' tartışmalarının genellikle `kentsel dönüşüm' ve `soylulaştırma' kavramları ile eklemlendirilmesinden dolayı bu iki kavram da araştırmada önem kazanmıştır. Temporary Services, T.A.M.A, Superflex ve Mess Hall'un projeleri de çalışma kapsamında kısaca incelenmiş, ancak oluşturulan kavramsal çerçeve daha çok asıl alan araştırmasını oluşturan İstanbul'da gerçekleştirilen Oda Projesi oluşumunun `Gülsuyu Gülensu Dükkânı', Monica Fritz, Ursula Katipoğlu, Christina Schray ve Kadriye Bayraktar'ın organize ettiği `Kuzguncukla İç İçe', Işıl Eğrikavuk'un `Olağandışı Bir Mahalle Turu', Can Altay'ın `Kent Bostanı', Pist'in `Yardımcı Eller'i, Yıldız Teknik Üniversite'sinden akademisyen ve öğrencilerin gerçekleştirdiği `Abbasağa Çiftçileri' ve Kamusal Sanat Laboratuvarı'nın `İsimsiz Mektup' projeleri çerçevesinde derinlemesine tartışılmıştır.Bu projelerin kamusallık yaklaşımlarına dair yapılan detaylı tartışma, projelerin hemen hepsinin `yer kimliğini, aidiyet duygusunu öne çıkarmak, farklı kültür, tarihlere sahip çıkmak, sanatı herkese ulaştırmak, izleyici/katılımcıyla sanat/sanatçı arasındaki mesafeyi azaltmak, politik direnişlerin sesini duyurmak, devlete, kapitalist düzene, kurulu/yerleşik sosyal sisteme tepki göstermek, farkındalık yaratmak, iletişim kurmak, çatışan durumları olumlu bir amaca yönlendirmek, demokratik, eşitlikçi ve farklı karşıt kamusallıklar yaratmak' gibi özelliklerle öne çıktığını göstermektedir. Bu anlamda kamusal sanatın, Habermas'ın arzuladığı gibi `tekil, eşitlikçi ve demokratik bir alan'dan ziyade, Arendt'in tartıştığı anlamda bir `toplumsal alan' oluşturduğu ve Negt, Kluge ikilisinin de vurguladığı gibi `çatışmaları içinde barındıran, karşıtlıklardan oluşan çoğul bir kamusal alan'ı kendine tercih ettiği söylenebilir. Bu tarz projelerdeki bu `mücadeleci kamusal alan'lar sanat ile birbirlerini karşılıklı olarak etkileyip, sürekli bir ilişki kurmaktadırlar.