Kangal, Zeynel T.2021-01-302021-01-30201111307-08511307-0851https://hdl.handle.net/20.500.12469/3838https://search.trdizin.gov.tr/yayin/detay/144482Suçta ve cezada kanunîlik ilkesi, hukuk devleti ilkesinin en önemli görünüm şekillerinden biri olarak ortaya çıkmaktadır. Buna göre, suç teşkil eden fiilin ve bunun karşılığında uygulanacak ceza yaptırımının, fiilin gerçekleştirilmesinden önce kanunda gösterilmesi zorunludur. Bu kanun, yasama organı tarafından çıkarılan şeklî anlamdaki kanun olmalıdır. Suçta ve cezada kanunîlik ilkesi bireysel özgürlüklerle ilgili olduğundan anayasalarda ve uluslararası belgelerde de düzenlenmektedir. Kanunîlik ilkesinin sonuçlarından biri olan belirlilik ilkesi, suç tanımlarının ve uygulanacak ceza yaptırımlarının kanunda açık bir şekilde kaleme alınmasını gerektirmektedir. Yine kanunîlik ilkesi örf-âdet hukukunun ceza hukukunda failin aleyhine olarak uygulama alanı bulmasını engellemektedir. Kıyas yasağı, suç yaratma ve cezasını belirleme yetkisini hâkime bırakmayarak yasama organının bu konudaki tekel yetkisini vurgulamaktadır. Bununla birlikte, hâkimin kanunun anlamını ortaya çıkarabilmek için yorum yapma yetkisi ve görevi bulunmaktadır. Suç tanımı yapma ve cezasını belirleme yasama yetkisine dâhil bir konu olduğundan, idare düzenleyici işlemleriyle suç yaratamaz ve ceza belirleyemez. Kanunîlik ilkesi ceza kanunlarının failin aleyhine olarak geçmişe yürütülmesine de engel olmaktadır.trinfo:eu-repo/semantics/closedAccessAnayasal Güvence Olarak Suçta ve Cezada Kanunîlik İlkesiArticle61106176144482