Yılmaz, OnurcanBayrak, FatihAlper, SinanYılmaz, Onurcan2023-10-192023-10-19201902149-1488https://doi.org/10.30613/curesosc.556600https://search.trdizin.gov.tr/yayin/detay/354416https://hdl.handle.net/20.500.12469/4602Wittgenstein 20. yüzyılın ilk yarısında Tractatus Logico-Philosophicus adlı yapıtında felsefeninöldüğünü ve felsefede bugüne kadar sorulmuş tüm soruların çözümünü bulduğunu iddia etmiştir.Daha sonraları dünyayı dolaşmış ve özellikle zamanını Kierkegaard ve Nietzsche okuyarakgeçirdikten sonra erken dönemlerinde savunduğu düşüncelerini değiştirmiş ve hem dilfelsefesinde hem de bilim felsefesinde paradigmatik bir değişikliğin ilk zeminini ortayakoymuştur. Sosyal bilimlerin genelinde olduğu gibi psikoloji de bu değişimlerden veWittgenstein’ın felsefesinden paradigmatik düzeyde etkilenmiştir. Bu yazıda genel olarakWittgenstein’ın felsefesinin psikolojiyle ve bugünün sosyal psikolojisiyle olan ilişkisi eleştirelolarak incelenmiştir. Özel olarak ise, Wittgenstein’ın felsefesinin, eleştirel psikoloji akımınınortaya çıkmasına ve ana akım psikolojideki bağlamdan kopuk, birey odaklı yaklaşımlarınirdelenmesine katkı sunduğunu savunuyoruz. Bu argümanı savunmak için ilk olarak psikolojininve özel olarak sosyal psikolojinin kısa bir tarihi verilecektir. Daha sonrasında erken dönem ve geçdönem olarak ayırdığımız iki farklı Wittgenstein portresi anlatılacak ve son olarakWittgenstein’ın çalışmalarının psikolojik çalışmalara olan etkisi tartışılacaktır.trinfo:eu-repo/semantics/openAccessReview1301422510.30613/curesosc.556600N/AN/A354416354416