Counterspeech as a Method in Combating Online Hate Speech in Turkey: an Online Survey Experiment

Abstract

Hızla gelişen ve değişen teknolojiyle beraber çevrim içi platformlar internet kullanıcılarının düşünce ve fikirlerini belirtebilecekleri bir alana dönüştü. Her ne kadar bu özellik eşsiz bir iletişim fırsatı sunuyor olsa da beraberinde birçok zorluğu da getirmektedir. Bu zorluklardan birisi de olumsuz etkileriyle çevrim dışı ortamda da karşılaştığımız çevrim içi nefret söylemidir. Bu sorunla mücadele etmek ve etkilerini azaltmak için sivil toplum kuruluşları (STK), hükümetler, sosyal ağ sağlayıcıları, kurumlar ve bireysel aktivistler yeni stratejiler ve yöntemler geliştirmektedir. Bu yöntemlerden birisi de karşı konuşmadır. Her ne kadar karşı konuşmanın popülaritesi her geçen gün artıyor olsa da özellikle mülteciler özelinde bu stratejinin etkisini ölçen çalışma sayısı oldukça kısıtlıdır. Bu çalışma ile Twitter'da mültecilere yönelik üretilen nefret söylemleriyle mücadelede karşı konuşma yönteminin etki bir yöntem olarak kullanılıp kullanılmayacağı test edilecektir. Çevrim içi anket deneyi (N=181) yöntemi ile (1) mültecilerle ilgili empati ve yeniden insanlaştırma temelli karşı konuşmaya maruz kalanlarla (karşı konuşma koşulu) (2) mültecilerle ilgili nefret dolu yorumlara maruz kalanların yorum yapma davranışları analiz edilerek, karşı konuşmanın etkisi ölçülecektir. Sonuçlar, katılımcıların mültecilere yönelik var olan fikirleri kontrol altına alındığında, sadece karşı konuşma içeren yorumlara maruz kalanların, nefret söylemi içeren yorumlara maruz kalanlara oranla daha az nefret söylemi içeren yorum ürettiği gözlemlenmiştir. Bu sonuç, karşı konuşmanın sadece çevrim içi nefret söylemiyle mücadelede önemli bir rolü olduğunu değil aynı zamanda son yıllarda Türkiye'de faaliyet yürüten STK'lar tarafından sıklıkla gündemleştirilen çevrim içi nefret söylemiyle mücadele tasarımlarında karşı konuşmanın öncü bir role sahip olacağını göstermektedir.

With rapidly developing and changing technologies, online platforms transformed into a place where internet users can state their thoughts and opinions. Even though this feature represents a unique communication opportunity, it has also brought many strains alongside. One of these challenges is online hate speech, which can generate violence offline. Therefore, civil society organizations (CSOs), governments, institutions, social networks, and individuals create new strategies and methods to tackle it and reduce its effects. One of the potential solutions for this problem is counterspeech. As a method, the popularity of counterspeech has been enhancing daily. Yet, there is a dearth of research analyzing its effectiveness, particularly based on refugees. This thesis fills this gap by testing the effectiveness of counterspeech on Twitter in preventing people from posting hateful comments about refugees. Based on a survey experiment (N=181) conducted online in Turkey, with two conditions: (1) exposure to empathy-based counterspeech comments versus (counterspeech condition) (2) who were exposed to hateful comments (hate speech condition). Results suggest that there is a statistically significant relationship between these two conditions. In other words, the level of generating hostile messages in Twitter were higher among those who viewed hateful comments than those in the counterspeech condition. This result shows not only that counterspeech has an essential role in combating online hate speech but also will play a pioneering role in designing various hate speech combating methods developed by CSOs in Turkey in recent years.