Tez Koleksiyonu
Permanent URI for this collectionhttps://gcris.khas.edu.tr/handle/20.500.12469/1805
Browse
Recent Submissions
Master Thesis Türkiye'deki Kadınların Bumble'daki Çevrimiçi Tanışma Deneyimlerinde Olanakların Rolü ve Sınırlılıkların Rolü(2024) Özenç, Aslı; Audry, Aylin SunamBu tez, Türkiye'de metropolde yaşayan, heteroseksüel ve heteroseksüel olmayan genç kadınların tanışma platformu Bumble'daki çevrimiçi flört deneyimlerinde uygulama olanaklarının rolünü anlamayı amaçlamaktadır. İlk olarak, Bumble'ın feminist önermesini mevcut uygulama mimarisine nasıl dahil ettiğini incelemektedir. İkinci olarak, kendini feminist olarak tanımlayan bir tanışma uygulaması olan Bumble'ın olanaklarının Türkiye'deki genç kadınların çevrimiçi flört pratikleriyle beraber nasıl şekillendiğini analiz etmektedir. Çalışma, teknofeminizm, teknoloji ve toplumun karşıklı biçimlenişi ve olanaklar kavramı üzerine mevcut araştırmalara dayanmaktadır. Olanaklar kavramı, hem teorik hem de metodolojik yaklaşımlarda, walkthrough analiz ve çözümsel uygulama analizi tekniği uygulanarak kullanılmıştır. Walkthrough analizi yöntemi, Bumble'ın marka kimliği, ve uygulama mimarisinin son halini anlamak için kullanılırken, aynı zamanda belirtilen feminist amacının tasarımına ne ölçüde yansıdığını belirlemek için de kullanılmıştır. Bu bulgularına dayanarak, genç yetişkin kadınların uygulamayı nasıl algıladıklarını ve uygulamayla nasıl etkileşime geçtiklerini ve dolayısıyla bu süreçte olanakların nasıl şekillendiğini daha iyi anlamak için çözümsel uygulama analizi görüşmeleri yapılmıştır. Bu çalışma, İstanbul, Türkiye'de metropolde yaşayan, heteroseksüel ve heteroseksüel olmayan bireylerden oluşan 18-30 yaş arası 16 genç yetişkin kadınla yapılan walkthrough analizler ve çözümsel uygulama analizi tekniği görüşmeleri yoluyla toplanan verilere dayanmaktadır. Uygulamanın mimarisinin Bumble'ın feminist konumlandırmasından beslenen özellikleri, genç kadın kullanıcılar için sınırlı da olsa bir rahatlık ve güvenlik hissi yaratmaktadır. Bununla birlikte, yakın zamanda tanıtılan özellikler, yalnızca kadınların konuşma başlatabiliyor olmasının kapasitesini zayıflatma etkisine sahiptir. Ayrıca, kullanıcı pratiklerindeki farklılıklar ve Türkiye'nin kültürel bağlamının farklılığı nedeniyle bazı olanaklar gereksiz hale gelmektedir. Bu tez, Bumble'ın sunduğu olanaklarının çoğulluğunu (Pentzhold ve Bischof 2019), ve bunların Türkiye'nin kültürel bağlamındaki şehirli genç kadın kullanıcı pratikleri (Costa 2018) tarafından karşılıklı nasıl şekillendirildiğini göstermektedir.Master Thesis Trafik Verilerinde Genetik Algoritmalar ve Meta Optimizasyonla Güçlendirilmiş Exponential Smoothing Modeli ile Anomali Tespiti ve Performans Analizi(2024) Güler, Ali Kerem; Arsan, TanerBu çalışma, Numenta Anomaly Benchmark'ın (NAB) gerçek zamanlı trafik veri setleri üzerinde tahminleme yapan Third Order Exponential Smoothing modelinin parametrelerini optimize etmek amacıyla genetik algoritma kullanmaktadır. Ayrıca, genetik algoritma optimizasyon sürecini daha verimli hale getirmek için meta-optimizasyon tekniklerinden yararlanılarak anomali tespitindeki doğruluğu önemli ölçüde artıran yenilikçi bir yaklaşım sunmaktadır. Önerilen metodoloji, trafik yönetim sistemlerinde kritik olan veri akışlarındaki sapmaları tespit etmek için çeşitli trafik veri senaryolarına karşı farklı veri setleri üzerinde test edilmiştir. NAB'nin skorlama sistemini kullanarak yapılan karşılaştırmalı performans analizi, bu araştırmada geliştirilen yöntemin mevcut NAB algoritmalarının çoğundan üstün olduğunu ve NAB'nin önde gelen algoritmalarıyla rekabet edebildiğini göstermektedir. 'standart' için 54.32, 'reward_low_FP' için 53.73 ve 'reward_low_FN' için 69.54 skorları elde eden önerilen yaklaşım, sırasıyla NAB algoritmalarının ortalamasına göre %3.13, %2.70 ve %3.24 oranında bir iyileşme sağlamış, önemli bir gelişme kaydetmiştir. Bulgular, önerilen yaklaşımın sadece yüksek hassasiyetle anormallikleri tespit etmekle kalmayıp, aynı zamanda manuel yeniden kalibrasyon gerektirmeden değişen veri özelliklerine dinamik olarak uyum sağladığını göstermektedir. Bu çalışma, güvenilir izleme sağlayan ve potansiyel olarak etkin trafik yönetimi ve planlamayı kolaylaştıran sağlam bir trafik anomali tespit yöntemi önermektedir. Çalışmanın sonuçları, gerçek zamanlı veri izleme ve anormallik tespiti gerektiren diğer alanlara da genişletilebilir, farklı bağlamlar ve gereksinimlere uyum sağlayabilen ölçeklenebilir bir çözüm sunmaktadır.Doctoral Thesis Birleşik Krallık Ekonomisi için İki Hanehalklı Sfc Modelinde Eşitsizlik, Covid Sonrası Enflasyon ve Gelirler Politikası(2025) Özden, Oktay; Yeldan, Alp ErinçBu tez, gelir çatışması teorisi perspektifinden enflasyon ve gelir eşitsizliği arasındaki etkileşime odaklanarak Birleşik Krallık ekonomisinde COVID sonrası enflasyonunun dinamiklerini incelemektedir. Çalışma, Birleşik Krallık ekonomisine yönelik uyarlanmış ilk iki-haneli Stok-Alım Tutarlı (SFC) modelini sunarken eşitsizlik ve enflasyon dinamiklerini analiz etmek için kapsamlı bir çerçeve sağlamaktadır. Modelin sağladığı bulgular, interaktif politika simülasyonları ve eğitim uygulamalarını mümkün kılan yenilikçi bir R Shiny tabanlı araç olan UK-SFC Uygulaması'nın geliştirilmesiyle daha da güçlendirilmiştir. Bulgular, bölüşüm dinamikleriyle yönlendirilen gelir taleplerinin enflasyonist baskılarda merkezi bir rol oynadığını ve gelir politikası tasarımının kritik önemini göstermektedir. Simülasyon sonuçları, gelir eşitsizliğini ele alacak şekilde iyi tasarlanmış bir gelirler politikasının, hem enflasyonu hem de gelir eşitsizliğini aynı anda azaltabileceğini göstermektedir. Araştırma, enflasyon ve eşitsizliği ele almak için gelir politikasının çift yönlü bir mekanizma olarak benimsenmesini savunmaktadır ve etkili ekonomik sonuçlar elde etmede, etkin gelirler politikalarının kritik önemini vurgulamaktadır.Master Thesis Umudun Öteki Yüzü ve Limbo Filmlerinde Yabancı Figürü(2025) Tulgaroğlu, İrem; Diken, BülentBu tez, kent sosyolojisinin 'yabancı' figürüne bakışını inceleyerek, bu bakışın sinemadaki yansımasını analiz etmeyi amaçlamaktadır. Araştırma, kent sosyolojisindeki 'yabancı' figürüne dair literatürü inceleyerek mevcut çalışmaların izini sürmekte ve bu literatürü Umudun Öteki Yüzü ve Limbo filmleriyle ilişkilendirmektedir. Teorik ve ampirik boyutları birleştiren bu inceleme, filmlerin sunduğu anlatı, fikirler ve görsel imgeleri merkeze alarak bir 'çifte okuma' (double reading) yöntemi benimsemektedir. Filmler, sosyolojik teorilerle etkileşim içinde okunarak, teorik kavramların somut örneklerle görünür kılınması sağlanmış ve bu doğrultuda filmlerin teorik çerçeveler ışığında analiz edilmesi mümkün kılınmıştır. Tez, teorik temelini Georg Simmel'in kent sosyolojisindeki 'yabancı' kavramına dayandırmakta ve bu tartışmayı Zygmunt Bauman ile Richard Sennett'in yabancı kavramına ilişkin çalışmalarıyla genişletmektedir Ayrıca, Giorgio Agamben'in istisna hali, kutsal insan ve kamp kavramları da teorik çerçeveye dahil edilerek analize politik bir boyut eklenmiştir. Bu teorik yapı, yabancı figürünün sosyolojik ve politik yönlerini kapsamlı bir şekilde ele alırken, sinema anlatılarının bu figürü nasıl yansıttığını incelemeye olanak tanımaktadır. Araştırma, sosyolojik teori ve sinema anlatıları arasındaki dinamik ilişkiyi ortaya koyarak hem yabancı figürünün toplumsal boyutlarını hem de bu figürün sinemadaki yansımasını kapsamlı bir şekilde incelemektedir.Master Thesis Rulo Sac Üretimi Yüzey Kalitesi Makine Öğrenmesi Yaklaşımı(2025) Öztürk, Asena; Aydın, Mehmet NafizÇelik sac üretim endüstrisi, inşaat ve otomotiv imalatı gibi çeşitli sektörlerin bel kemiği olarak büyük önem taşımaktadır. Bu endüstride yaygın bir sorun, çelik saclarda yüzey kalitesinin sağlanmasıdır. Yüzey kusurları, malzeme reddi, artan işleme maliyetleri ve nihai kullanım uygulamalarında potansiyel arızalar nedeniyle önemli mali kayıplara yol açabilir. Çelik sac üretiminde geleneksel kusur değerlendirme yöntemleri, büyük veri hacimlerini ve karmaşık kusur desenlerini ele almakta sınırlı kalmakla birlikte zaman alıcıdır. Makine öğrenimi tekniklerinin entegrasyonu, bu sınırlamaları aşmak için dönüşümsel bir potansiyel sunmaktadır. Bu tez, çelik sac üretiminde kusur değerlendirmesi için bir makine öğrenimi yaklaşımı geliştirmeyi amaçlamaktadır. Bu araştırmanın genel hedefi, insan bilgisini teknik (ürünle ilgili) verilerle bütünleştirerek kusur karar sürecini iyileştirmektir. Araştırma, 4 yıl boyunca birikmiş verileri kullanarak bir vaka çalışması yaklaşımını benimsemektedir. Çelik yüzey kusurları, karar destek sistemleri, sınıflandırma algoritmaları ve metin madenciliği üzerine bir literatür taraması yaptık. Çalışma, üretimde kusurları tespit etmeyi ve onarımını hedefleyerek, kusursuzluğu sağlamayı ve kusur tespiti ve onarımı ile ilgili kararları optimize etmeyi amaçlamaktadır. Çalışmanın metodolojisi, farklı sınıflandırma tekniklerini karşılaştırmayı ve bu sonuçları metin işleme uygulamaları ile geliştirmeyi içermektedir. Metin verisi dahil edilmeden yapılan kusur kararına yönelik sınıflandırma algoritması oluşturma sonuçları, çok sınıflı doğası nedeniyle yaklaşık %30 hata oranı vererek umut verici değildir. Çalışma ayrıca metin verisinin varlığının sınıflandırma algoritmalarının performansını artırarak hata oranını yaklaşık %24'e düşürdüğü sonucuna varmaktadır. Bu sonuçlar, çelik sac kusur karar sürecinde metin verilerinin önemini göstermektedir.Master Thesis Robotlaşma ve Toplumsal Cınsiyet Rolü Tutumları: 32 Ülke Üzerine Kanıtlar(2025) Pak, Emre; Karakoç, Ulaş; İshakoğlu, Gözde ÇörekçioğluArtan robot kullanımı, toplumsal cinsiyet normlarında olumlu değişikliklere yol açabilir mi? WVS (Dünya Değer Anketi), EVS (Avrupa Değer Anketi) ve Uluslararası Robotik Federasyonu'ndan 2004-2020 yılları arasında alınan verileri kullanarak robot maruziyetinin toplumsal cinsiyet rol tutumları ¨üzerindeki etkisine dair geniş ölçekli kanıtlar sunuyoruz. Bulgularımız, kadınların işgücüne katılım oranındaki artısın, belirli bir alanda cinsiyet yanlılığı olasılığının azaltma yönünde bir ile ilişkisi olduğunu göstermektedir. Eğitim alanındaki cinsiyet yanlılığı hariç, diğer alanlarda istatistiksel olarak kanıtlanabilir bir etkiden söz edilebilmektedir. Bireysel robot maruziyeti araçsal değişkenini kullanan analiz, kadın işgücü katılım oranındaki artışın ekonomik, politik, ev içi ve eğitim alanlarındaki toplumsal cinsiyet önyargılarını önemli ölçüde azalttığını gösteriyor. Bu bulgular, teknolojik değişikliklerin yalnızca işgücü piyasasını değil, aynı zamanda toplumsal normları da dönüştürme potansiyeline sahip olduğunu ortaya koyuyor. Çalışma, toplumsal cinsiyet eşitliğini artırmak için robotizasyonun etkilerinin daha derin bir şekilde anlaşılmasının ve buna göre politikaların şekillendirilmesinin önemine dikkat çekiyor.Doctoral Thesis Üç Boyutlu Yazıcıların Varlığında Yedek Parça Tedarik Zincirlerinde Mavi Kopya ve Fikri Mülkiyet Haklarının Yönetimi(2024) Kaya, Burak Erkan; Hekimoğlu, MustafaBu tez, mavi kopya lisans anlaşmaları (MKLA) açısından yedek parça tedarik zincirlerine üç boyutlu baskının (3BY) entegrasyonunu incelemektedir. Araştırmanın temel amacı, Orijinal Ekipman Üreticileri'nin (OEÜ) 3BY teknolojisini etkili bir şekilde kullanabileceği koşulları optimize etmek ve aynı zamanda alıcılar için maliyet etkinliğini sağlamaktır. Bu çalışma, oyun teorisi ve ajan tabanlı modelleme (ATM) kullanarak, OEÜ'ler ve alıcılar arasındaki stratejik etkileşimleri ve bu etkileşimlerin envanter yönetimi üzerindeki etkilerini kapsamlı bir şekilde analiz etmektedir. Araştırma, üç temel matematiksel model etrafında yapılandırılmıştır: 3BY ile Tek Kaynaklı Tedarik, 3BY ve Geleneksel Tedarik ile Çift Kaynaklı Tedarik, ve Baskı Kotası Varlığında Geleneksel Tedarik ve 3BY ile Çift Kaynaklı Tedarik. Bu modeller, 3BY'nin tek kaynaklı tedarik yöntemi olarak ya da geleneksel üretim yöntemleriyle birlikte kullanıldığı çeşitli senaryoları incelemektedir. OEÜ'in MKLA şartlarını belirlediği ve alıcının buna göre tedarik stratejisini seçtiği karar verme sürecini modellemek için Stackelberg oyunu kullanılmıştır. Bu çalışmanın ana bulguları, optimal MKLA koşullarının talep değişkenliği ve 3BY ile ilişkili maliyet yapıları gibi faktörlere son derece duyarlı olduğunu göstermektedir. ATM simülasyonları ayrıca, fikri mülkiyet yönetimi ve dinamik envanter kontrolü açısından 3BY'nin getirdiği karmaşıklıkları aşmak için hem OEÜ'ler hem de alıcılar için uyarlanabilir stratejilerin kritik olduğunu göstermektedir. Bu etkileşimlerin ve sonuçta ortaya çıkan optimal stratejilerin detaylı analizi, teorik ve pratik sonuçların daha derin bir şekilde anlaşılmasını sağlamaktadır. Bu tezin katkıları üç ana başlık altında toplanabilir: 3BY bağlamında MKLA'lara yenilikçi bir oyun teorik yaklaşım sunar, karmaşık, çok değişkenli etkilenen sistemleri keşfetmede ATM'nin kullanımını gösterir ve hem OEÜ'ler hem de alıcılar için pratik içgörüler sağlar. Araştırma ayrıca, genişletilmiş modellerin keşfedilmesi ve teorik bulguların gerçek dünya ortamlarında doğrulanması için gelecekteki çalışmaların potansiyelini vurgulamaktadır. Sonuç olarak, bu tez, MKLA'ların 3BY teknolojisinden yararlanmak için nasıl optimize edilebileceğine dair anlayışı geliştirmektedir. Elde edilen içgörüler, OEÜ'ler ve alıcıların bilinçli stratejik kararlar almalarında rehberlik sağlayarak, nihayetinde daha verimli ve dayanıklı tedarik zincirlerine katkıda bulunmaktadır. Anahtar Sözcükler: Mavi Kopya Lisans Anlaşmaları, Üç Boyutlu Baskı, Oyun Teorisi, Ajan Tabanlı Modelleme, Tedarik Zinciri Yönetimi, Fikri Mülkiyet Yönetimi, Stackelberg Oyunu, Yedek Parça Tedarik Zincirleri.Master Thesis Tam Mimarlık Sözleşmelerinde Tarafların Borçları ve Sorumlulukları(2024) Akışoğlu, Özgür; Kazmacı, Özge Uzunİnşaat faaliyetlerinin vazgeçilmez ve hatta zorunlu unsuru olarak karşımıza çıkan mimarın taraf olduğu tam mimarlık sözleşmeleri, bu tez çalışmanın temel konusunu oluşturmaktadır. Tam mimarlık sözleşmelerinde mimar, iş sahibinin meydana getirilmesini istediği yapının mimari projelerini hazırlar, inşaat ruhsatının alınması için gerekli başvuru dosyasını hazırlayarak ilgili idari birimlere başvurur ve akabinde inşaat faaliyetinin projelere ve mesleki teknik standartlara uygun yürütülmesi için kontrollük edimlerini borçlanırken; iş sahibi bir bedel ödeme borcu altına girer. Çalışmamızda, bilhassa iş sahibinin istek ve amaçlarıyla çeşitli şekillerde karşımıza çıkan tam mimarlık sözleşmelerinin önce tarafları, unsurları ve hukuki niteliği incelenmiş; daha sonra alt başlıklar altında tarafların borçlarının neler olduğu detaylı olarak açıklanmıştır. Akabinde; söz konusu borçların ihlali halinde tarafların sorumluluklarının neler olduğu ve hukuki uyuşmazlıkların çözümünde uygulanması gereken mevzuat hükümleri ile buna ilişkin öğreti ve yargı kararlarındaki yaklaşımlar farklı perspektiflerle ortaya konulmuştur.Master Thesis Erken Çocukluk Eğitiminde Yaratıcılığı Teşvik Eden Tasarım Prensipleri: Bruno Munarı Metodolojisi Odağında(2025) Gözcü, Begüm Aytaç; Coşkun, Ayşe ElifBu tez, erken çocukluk dönemindeki bireylerin yaratıcılığının toplumsal ilerleme ve kişisel gelişim için temel olduğu bir geleceğe hazırlayan okul öncesi eğitim mekanlarını çok duyulu bir oyun alanı olarak görerek Bruno Munari metodolojisine odaklanır. Öğrenme ve gelişimin yoğun olarak gerçekleştiği, çocuğun temel alışkanlıklarının oluştuğu ve yaratıcılığın geliştiği önemli bir yaş aralığı olduğu kabul edilen 3-6 yaş arası çocukların yaratıcı düşünme ve problem çözme becerilerini besleyen, beş duyu aracılığıyla ve yaparak öğrenmeyi vurgulayarak ona uygun ortamlar ve aktiviteler yaratan Bruno Munari'nin eğitim felsefesi ve metodolojisine odaklanır. Özellikle doğa ile etkileşimin ve duyusal öğelerin zayıf olduğu okul öncesi eğitim mekanlarına Montessori ve Reggio Emilia Eğitim yaklaşımından edindiği altyapıya dayanarak iç mekân tasarım önerileri getirir. Çalışma, duyusal açıdan zengin fiziksel ortamların, esnek öğrenme alanlarının ve çocukların bilişsel ve duygusal gelişimini geliştirmek için oyunun ve sanatın entegrasyonunun önemini vurgulamaktadır. Munari'nin 'laboratori' adlı atölyeleri, sanatın ve oyunun hayal gücünü ve kendini ifade etmeyi nasıl teşvik edebileceğini göstererek duyusal ve deneyimsel öğrenme için örnek modeller olarak sunulmaktadır. Sonuç olarak tez, çocukların gelişimine katkıda bulunan bu atölyelerin ve Bruno Munari yaklaşımının iç mekan tasarımlarında nasıl uygulanabileceğini vurgular. Çalışmada, yaratıcılığı teşvik etmek için eğitim ortamlarına doku, renk, ses ve koku gibi duyusal deneyimleri destekleyen fiziksel tasarım önerileri yer almaktadır. Munari'nin beş duyuyla öğrenme ve deneyerek öğrenme ilkelerini ve çağdaş iç görülerini eğitim mekan tasarımına entegre ederek, erken çocukluktan itibaren yaratıcılığı geliştiren zenginleştirici ve destekleyici ortamlar yaratmak için bir öneri sunmaktadır.Master Thesis Sax-lstm'ye Dayalı Tahmini Bakım için Zaman Serisinin Sembolik Tahmini(2024) Güler, Aykut; Yetkin, Emrullah Fatih; Ballı, TuğçeBu çalışma, Sembolik Toplam Yaklaşım (SAX) ve Parçalı Toplam Yaklaşım (PAA) gibi gelişmiş yaklaşımları makine öğrenme algoritmalarıyla birleştirerek endüstriyel ortamlarda tahmine dayalı bakım tahminine yönelik yeni bir yaklaşımı araştırıyor. Çalışma, üretim süreçlerinin dijitalleşmesinin hem fırsatlar hem de karmaşıklıklar getirdiği Endüstri 4.0 bağlamında bakım tahmini konularını ele almayı amaçlıyor. Çalışma, sentetik verileri kullanarak ve çeşitli veri kümesi boyutları, PAA segment uzunlukları ve SAX alfabe boyutlarıyla denemeler yaparak bakım gereksinimlerini doğru şekilde tahmin edebilen sağlam bir algoritma oluşturmayı amaçlıyor. Süreç, SAX ve PAA teknikleri kullanılarak elde edilen etiketli veriler üzerinde makine öğrenimi modellerinin, özellikle de Uzun Kısa Süreli Bellek (LSTM) ağlarının eğitilmesini gerektirir. Algoritmanın performansı, işletme verimliliğini artırmak ve arıza süresini azaltmak için zamanında bakımın kritik olduğu çelik üretim fırınlarından elde edilen gerçek dünya endüstri verileri kullanılarak değerlendirilir. Çalışmanın bulguları, modern veri işleme ve makine öğrenimi yaklaşımlarının endüstriyel varlık yönetimini ve karar verme süreçlerini nasıl iyileştiribileceğine dair öngörüler sağlayarak tahmine dayalı bakım yöntemlerinin artmasına yardımcı oluyor.Master Thesis Sosyal Medyada Dijital Kurumsal Sosysal Sorumluluk Açıklamarı ve Tüketici Algıları(2025) Biçer, Deniz; Tosun, PetekMarkaların Kurumsal Sosyal Sorumluluk (KSS) iletişimleri, marka itibarını arttırma, etkileşim sağlama ve şeffaflık konusundaki toplumsal beklentilere yanıt verme yetenekleri sayesinde son on yılda giderek daha önemli hale gelmiştir. İşaretleme teorisini ve paydaş teorisini temel alan bu çalışma, sosyal medyada KSS algılarının marka güveni ve tüketici etkileşimi üzerindeki etkisine, müşteri memnuniyetinin etkisi de göz önünde bulundurarak odaklanmaktadır. Tüketicilerin etkileşim düzeylerini etkili bir şekilde ölçmek için karma yöntem yaklaşımı kullanılmış, sosyal medyadaki KSS paylaşımlarının içerik analizi ve çevrimiçi anket gerçekleştirilmiştir. Çalışma 1, marka tarafından üretilen sosyal media içeriklerindeki KSS algılarının tüketici etkileşmini nasıl etkilediğini incelemiştir. Seçilen bu markanın tweet'leri (n=290), içerik analizi ile incelenmiş ve ANOVA sonuçları, toplulukla ilgili KSS açıklamalarının tüketici etkileşimini arttırdığını göstermiştir. Çalışma 2 kapsamında, KSS açıklamalarını marka güveni, müşteri memnuniyeti ve tüketici etkileşimiyle ilişkilendiren önerilen modeli değerlendirmek amacıyla kesitsel bir tüketici anketi gerçekleştirilmiştir. Samsung markası kullanılarak yapılan çevirmiçi anket (n=312), faktör ve regresyon analizleriyle incelenmiştir ve sonuçlar, tüketiclerle uzun vadeli etkileşimlerde çağrı içeren KSS kampanyalarının etkileşim düzeylerini ve marka güvenini arttırdığını göstermiştir. Şeffaf KSS iletişim stratejileri sayesinde marka güveni ve tüketici etkileşimi güçlendirilebilir. Bu bulgular, dijital tüketici davranışı bağlamında paydaş teorisinin kullanımını genişletmek ve KSS iletişiminde paydaş teorisiyle bağlantısını vurgulamak açısından teorik çerçeveye katkı sağlamıştır. Ayrıca, işaretleme teorisinin bu baglama entegrasyonu, KSS iletişimlerinin markalar ve paydaşlar arasındaki bilgi asimetrisini azaltan işaretler olarak rolüne dikkat çekmektedir. Yöntemsel çıkarımlar, KSS stratejilerinin sosyal medyada tüketici etkileşimini arttırabileceğini vurgulamaktadır.Master Thesis Metinden Eyleme: Mıke Alfreds'in Yaklaşımıyla Eylemleme (Actioning) Tekniğinin Uygulamalı Araştırması(2024) Bilen, Onur; Hemiş, ÖzlemBu tez, Mike Alfreds'in yaklaşımıyla Eylemleme (Actioning) tekniğini araştırmaktadır. Eylemleme tekniği, kökeni Stanislavski 'sistem'inin son hali Fiziksel Eylemler Yöntemi'ne dayanan, çağdaş İngiliz tiyatrosunda yaygın kullanılan bir prova tekniğidir. Araştırma, Anton Çehov'un Ayı oyunu üzerinden Alfreds'in yaklaşımıyla yapılan bir uygulama çalışması aracılığıyla, eylemlerin metinden deşifre edilerek sahne üstünde uygulandığı bu prova tekniğini içermektedir. Çalışmanın amacı, bu tekniğin kökenleriyle birlikte uygulama aşamasındaki potansiyelini keşfetmek ve Alfreds'in Eylemleme tekniğine yaklaşımının, oyuncunun karakter hazırlık sürecine olan etkisini araştırmaktır.Master Thesis İnce Ayarlı Bert ve ile Çok Etiketli Duygu Sınıflandırmasıkarşılaştırmalı Öğrenme(2024) Khan, Ammara Naseem; Aydın, Assoc. Mehmet NafizDuygular insan etkileşiminin temelini oluşturmakta ve bunların sınıflandırılması ve tanınması doğal dil işlemede (NLP). önemli zorluklar yaratmaktadır. Bu araştırma, metinsel verilerde çok etiketli duygu sınıflandırması için karşılaştırmalı öğrenme ile BERT tabanlı örneklenmemiş (uncased) modellerin ince ayarının etkinliğini değerlendirmektedir. SemEval 2024 Görev 3, Alt Görev 1 için sağlanan, Ekman'ın temel duygularını (Sevinç, Üzüntü, Öfke, Korku, İğrenme ve Şaşkınlık) içeren 1.374 elle işaretlemeli konuşmayı içeren durum komedisi Friends'ten alınan verileri kullanarak, ContrastiveBERT'in nüanslı duygusal durumları daha iyi yakalayıp yakalayamayacağını, sınıf dengesizliklerini ele alıp alamayacağını ve bu altı duyguyu sınıflandırmada standart BERT'ten daha iyi performans gösterip gösteremeyeceği değerlendirilmiştir. ContrastiveBERT yaklaşımı, temel BERT modeline kıyasla %9,1 daha yüksek F1 puanı, %11,3 ROC AUC artışı ve %10,17 doğruluk artışı ile önemli performans iyileştirmeleri göstermiştir. Bu araştırma, BERT'in tek bir metin parçası içerisinde birden fazla duyguyu yakalamadaki performansına ilişkin anlayışımızı geliştirmeye katkıda bulunarak, duygu analizinde daha geniş bir uygulama alanının önünü açmaktadırMaster Thesis Bölgesellik ve Küresel Diplomaside Brıcs: Değişimin Katalizörü Mü?(2024) Sharıff, Naveen; Karaoğuz, Hüseyin Emrah; Akçalı, EmelKüreselleşme ve teknolojinin patlamasıyla birlikte uluslararası sistem, çeşitli şekillerde tezahür eden artan kutuplaşmaya tanık oldu. Uzmanlar dünyanın, gücün birden fazla merkez arasında dağıtıldığı çok kutupluluğa doğru kaydığına inanıyor. Bu araştırma, hükümetlerarası örgüt BRICS'in (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika) bu dönüştürücü sürecin ön saflarında yer aldığını ileri sürüyor. Bu çalışma, BRICS'in önemli bir siyasi aktör olarak kapasitesini ve potansiyelini eleştirel bir şekilde değerlendiriyor ve bölgesel ve küresel ortamlarda diplomatik bir rol üstlenmedeki siyasi ve ekonomik yapılanmaları araştırıyor. 'BRICS bölgeselcilikte ve küresel diplomaside nasıl bir rol oynamaya çalışıyor?' sorusunu ele almayı amaçlıyor. Bulgular, BRICS'in daha çeşitli bir küresel düzenlemeyi şekillendirmede rol oynarken bölgesel işbirliğini ve diplomasiyi teşvik etme kapasitesini doğruluyor. Bu projenin doğasında olan zorlukların ve karmaşıklıkların kabul edilmesine rağmen araştırma, BRICS liderliğindeki küresel bir yeniden yapılanmanın makul olduğunu öne sürüyor. Anahtar Sözcükler: BRICS, Küresel Diplomasi, Bölgeselcilik, Çok Kutupluluk, Küresel YönetişimMaster Thesis Yeşil Sömürgecilik: Avrupa Birliği'nin Enerji Dönüşümü'nün Afrika'ya Etkileri(2024) Alonso, Alba; Işçi, OnurMaster Thesis Namus Kültüründe Sahte Haber Oluşumu ve Dezenformasyon: Bı̇reysel Farklılıkların ve Cı̇nsı̇yete Özgü Dı̇namı̇klerı̇n Rolü(2024) Gönül, Dilan; Yaman, Sezin ÖnerBu çalışma, Türk toplumu bağlamında cinsiyetle ilgili yanlış bilgilerin işlenmesinde namusla ilgili bilişsel şemaların rolüne özel olarak odaklanarak, sahte anıların oluşumunu destekleyen bilişsel ve sosyo kültürel süreçleri incelemektedir. Bu araştırma, hafıza çarpıtmanın bilişsel süreçlerinde kültürel değerlerin, özellikle de namusla ilgili olanların rolünü araştırmak için 'Kaynak İzleme Hatası' ve 'Bulanık-İz Teorisi' gibi yerleşik çerçeveler üzerine inşa edilmiştir. Bu tez, katılımcıların hafızalarındaki güven, canlılık ve duygusal değerlilik boyutlarına odaklanarak, onur şeması aktivasyonunun yanlış bilginin hatırlanması üzerindeki etkisini inceleyen iki temel çalışmadan oluşmaktadır. Literatürde bilişsel şemaların ve siyasi ya da sosyal dünya görüşlerinin hafıza oluşumunu etkileyebileceğini gösteren önemli kanıtlar ışığında, bulgular, özellikle soyut ve kişisel olmayan uyaranları içeren bağlamlarda, onur şeması aktivasyonunun sahte anı oluşumunu önemli ölçüde artırmadığını göstermektedir. Ancak sonuçlar, cinsiyet algısı ve bilişsel yansıma gibi bireysel farklılıkların yanlış bilgilendirmeye verilen duygusal tepkileri etkilediğini göstermektedir. Bu bulgular, bellek oluşumundaki bilişsel ve kültürel etkileşimlerin karmaşıklığını vurgulamakta ve derin kişisel veya duygusal olarak yüklü uyaranların onur temelli şemaları nasıl daha etkili bir şekilde devreye sokabileceğiniz keşfetmek için daha fazla araştırmaya ihtiyaç olduğunu göstermektedir. Bu tez, bilgi kirliliği, hafıza çarpıtması ve bilişsel süreçlerde kültürel değerlerin etkileşimi üzerine giderek artan araştırmalara katkıda bulunmaktadır.Master Thesis Kritik Altyapı için Risk Değerlendirmesi: Osınt Çerçevesi Kullanılan Yeni Bir Yaklaşım(2025) Pervez, Muhammad Hasban; Dağ, HasanKritik altyapılar, modern toplumlarımızın önemli bir bölümünü oluşturarak ekonomilerimizin ve toplumlarımızın istikrarını desteklemektedir. Bunlar arasında elektrik şebekesi, bu sektörün kritikliği ve başarısızlığının potansiyel etkisi nedeniyle özel bir yer tutuyor. Ancak siber saldırılar da dahil olmak üzere modern tehditlerin doğası gereği, bu sektörün tehdit tanımlama ve ortadan kaldırma konusunda yenilikçi yaklaşımlara ihtiyacı var. Araştırmamız, kritik altyapıları korumak için Açık Kaynak İstihbarat teknolojilerinin kullanımına odaklanıyor. Bu çalışma aynı zamanda son on yılda kritik altyapılara (CI) yönelik çok sayıda önemli siber saldırıyı tartışarak Kritik Altyapıların ne kadar savunmasız olduğunu ve kötü niyetli saldırılara maruz kaldığını da tartışmaktadır. Bu araştırma, OSINT araçlarının bu sektördeki durumu analiz edebileceğini ve potansiyel riskleri azaltmak için nasıl kullanılabileceğini savunarak mevcut çalışma için geliştirilen bir çerçeveye dayanmaktadır. İstanbul'a elektrik sağlayan bir şirketi hedef alarak kötü niyetli faaliyetlerin karmaşık bir şekilde saldırması için bir giriş noktası olan IP'ler, e-posta adresleri, açık portlar, hizmetler vb. gibi önemli bilgileri tek bir platform altında topladık. Bildiğimiz kadarıyla bu, OSINT araçları kullanılarak geliştirilen ve enerji sektörlerine yönelik potansiyel riskleri belirlemek amacıyla OSINT araçlarının entegrasyonunu sağlayan ilk çerçevedir.Master Thesis Yassı Çelik Sanayisinde, Çalışan Ekipmanlarda Titreşım Tabanlı Arıza Potansiyelinin Değerlendirilmesi için Öz Nitelik Çıkarım Yöntemlerinin İncelenmesi(2024) Kaçar, Saygın; Ballı, Tuğçe; Yetkin, Emrullah FatihTahmine dayalı bakım (PdM), sanayide bakım verimliliğini ve üretim süreçlerini iyileştirmek için kullanılan önemli bir veri bilimi uygulamasıdır. Sensör tabanlı izleme ve bakım raporları gibi güvenilir verilere sahip olmak, PdM modellerinin başarısı için kritiktir. Ancak, bakım verilerinin kullanımıyla ilgili zorluklar nedeniyle, bu modellerin uygulanmasında bakım ekiplerinin ve uzmanların desteğine ihtiyaç duyulur. En büyük sorun, zaman kısıtlamaları nedeniyle bakım ekiplerinin kapsamlı ve etiketli veri sağlamasının zor olmasıdır, bu da verilerin eksik veya sınırlı kalmasına yol açar. Çok sayıda durum izleme veri seti bulunsa da küçük çaplı bakım işlemleri için etiketlenmiş veri setleri nadirdir. Bu boşluğu doldurmak için, bu tez çalışmasında insan müdahalesine gerek kalmadan etiket üretmeyi hedefleyen bir yaklaşım önerilmektedir. Bu tezde, kritik varlıklardan toplanan titreşim verilerinden bilgi çıkarmak için gerçek zamanlı değişim noktası tespiti (CPD) algoritmalarının kullanılması önerilmektedir. Değişim noktalarını otomatik olarak tespit ederek ham veriyi anlamlı özelliklere dönüştürmek, makine öğrenmesi modellerini iyileştirir ve PdM modellerinin doğruluğunu artırır.CPD yönteminin uygulanabilirliğini göstermek için bir üretim şirketinden alınan titreşim verileri kullanılmıştır. Çalışmanın bulgularını desteklemek için etiketli bir veri seti de kullanılmıştır. Sonuçlar, CPD yaklaşımlarının tahmine dayalı bakım operasyonlarını iyileştirme potansiyelini göstermektedir. Bu kapsamlı yaklaşım, bakım uygulamalarının güvenilirliğini ve endüstriyel sistemlerin uzun vadeli güvenilirliğini artırmada uygulama alanları sunmaktadırDoctoral Thesis Seyrek Kodlu Çoklu Erişim için Çeşitleme Teknikleri(2024) Ülgen, Oğuz; Baykaş, TunçerGelecek nesil kablosuz iletişim sistemlerinin ana hedefleri, spektral verimliliği artırmak ve veri hızlarını yükseltmektir. Geleneksel kablosuz sistemler genellikle Ortogonal Çoklu Erişim (OMA) tekniklerine dayanırken, 5G'de yeni bir paradigma olarak ortogonal olmayan çoklu erişim (NOMA) tanıtılmıştır. NOMA, gelecekteki kablosuz iletişim ağlarının artan taleplerini karşılamak için umut verici bir çözüm sunmaktadır. NOMA yöntemlerinden biri olan Seyrek Kodlu Çoklu Erişim (SCMA), sinyal konstelasyon kodlaması yoluyla çeşitlilik kazançları sağlar. Ancak, SCMA'nın performansını optimize etmeye yönelik araştırmalar sınırlıdır, özellikle çeşitlilik bileşenle-rinde. Bu doktora tezi, yeni bir çoklu erişim modeli önermektedir. Bu model, downlink SCMA için çeşitli çeşitlilik tekniklerini uygular. Önerilen modelin performansı, hem bilgisayar simülasyonları hem de matematiksel analizler yoluyla değerlendirilmek-tedir. Bu modeli daha da geliştirmek için, evrim tabanlı meta-sezgisel algoritmalar dahil olmak üzere gelişmiş çeşitlilik birleştirme teknikleri entegre edilmiştir. Yeni modelin artan karmaşıklığı göz önünde bulundurularak bir karmaşıklık analizi de yapılmaktadır. Son olarak, karşılaştırmalı gösterimler, önerilen modelin geleneksel SCMA'ya göre üstünlüğünü ve çeşitlilik bileşenlerinin performans sonuçlarını nasıl etkilediğini göstermektedir. Sonuçlar, önerilen modelin gelecekteki kablosuz iletişim sistemleri için potansiyelini vurgulamaktadır.Master Thesis Modelleme Nöronal Büyüme Dinamiklerinin Kullanılması Yapay Sinir Ağları(2024) Khan, Brıshna; Gürkan, CerenNöronlar ve sinir ağları üzerinde çalışarak, hesaplamalı sinirbilim ve yapay zeka teknikleri son birkaç on yılda beynin işleyişini anlama ve modelleme konusunda muazzam bir ilerleme kaydetmiştir. Bu çalışmada, yapay sinir ağları (ANNs) kullanarak, bilişsel aktivitelerde önemli rol oynayan iki temel sinir hücresi türü olan kortikal ve hipokampal nöronların büyüme desenlerini modelledim ve tahmin ettim. Bildiğimiz kadarıyla, daha önce hiçbir araştırmada nöron çoğalmasını tahmin etmek için sinir ağları kullanılmamıştır. Çalışmamız, nöron büyümesi tahmini için YSA tabanlı bir model oluşturarak bu bilgi açığını kapatmayı ve bu alanda yeni bilgiler eklemeyi amaçlamaktadır. Hipokampal ve kortikal nöronlar doğum sonrası (0-1. gün) fare beyinlerinden toplanmış ve 100 mm'lik bakteriyolojik sınıf bir petri kabında kültürlenmiştir. Hücreler 15 gün boyunca 37 °C'de inkübe edilmiş ve büyüme her altı saatte bir kontrol edilmiştir. Nöronal büyüme, Carl Zeiss Axiovert A1 invert floresan mikroskop kullanılarak izlenmiştir. Altı katmanlı bir Multi-Layer Perceptron (MLP) sinir ağı tasarlanmıştır. The Exponential Linear Unit (ELU) aktivasyon fonksiyonu, alfa değeri 1 ve öğrenme oranı 0.01 olacak şekilde kullanılmıştır. Bu ağ, günlük büyüme için 15 gün boyunca kortikal nöron verileri üzerinde eğitilmiş ve hipokampal nöron büyümesini tahmin etmek için test edilmiştir. Bu çalışmada hedef kortikal nöronun vücut büyümesi laboratuvarda gözlemlenmiştir. Her gün için nöronun alan değerleri elde edildikten sonra ANN modeli eğitilmiştir. Eğitimin ardından model hipokampal nöron üzerinde test edilmiştir. Yapının hassasiyetini doğrulamak için hipokampal nöron üzerindeki ANN tahmini, laboratuvardan elde edilen deneysel verilerle karşılaştırıldı ve çok yakın bir eşleşme bulundu. Bu çalışma, ANN'nın doğru modellendiği takdirde nöronların büyüme modelini tahmin edilebileceğini göstermiştir.